Seçim tercihler arasından birini belirleme görevidir. Sonuçlar toplumun kararına göre belirlenir. Türkiye’de parlamento, cumhurbaşkanlığı ve mahalli idarelerin belirlenmesi amacıyla seçimler yapılır. Seçimler seçmenlerin oy vermesi ve bu oyların sayılıp belirlenmesi yöntemiyle yapılır.
Oy hakkının şartlarını her ülke anayasaları aracılığıyla belirler. Oy şartlarını belirlemek için ülkelerin anayasalarına bakmak gerekir.
Türkiye’de birinci Meşrutiyet yani 1876 Anayasası döneminde kadınların oy hakkı yokken erkeklerin oy kullanabilmesi için emlak sahibi olması gerekiyordu. İkinci meşruiyet döneminde ise erkeklerin vergiye bağlı olmaları gerekiyordu. 1934 yılında kadınlara da oy hakkının tanınması ile birlikte Türkiye’de genel oy yetkisi tanınmış oldu.
1982 Anayasasının 67. Maddesinde oy şartları düzenlenmiştir. Buna göre oy kullanacak kişiler; Türkiye vatandaşı olmalı, siyasi rüşt yaşına (18) gelmiş olmalı ve seçmen listesinde yazılı olmalıdır. Bunların yanı sıra silâh altında bulunan erler, onbaşılar ve kıta çavuşları, askeri öğrenciler, kısıtlılar ve ceza infaz kurumlarında hükümlü olarak bulunanlar da oy kullanamazlar.
SEÇİMİN TEMEL İLKELERİ
Seçim ilkeleri oy hakkının kullanılmasına ilişkin genel ilkelerdir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 67.maddesinin ikinci fıkrasında bu ilkeler sayılmıştır: Seçimler ve halkoylaması serbest, eşit, gizli, tek dereceli, genel oy, açık sayım ve döküm esaslarına göre, yargı yönetim ve denetimi altında yapılır. Ancak, yurt dışında bulunan Türk vatandaşlarının oy hakkını kullanabilmeleri amacıyla kanun, uygulanabilir tedbirleri belirler.
GENEL OY İLKESİ: Bütün vatandaşların; cinsiyet servet ırk gibi sınırlamalara maruz kalmadan oy hakkına sahip olabilmeleridir. Genel oy yetkisi ilkesi bir devletin tüm vatandaşlarına oy kullanma yetkisini yine de vermez. Mesela anayasamıza göre silah altında olan erler, mahkumlar kısıtlılar yaşı 18den küçük olanlar vb. oy kullanamazlar. Bu kısıtlamalar her ülkede değişiklik göstermektedir.
Tarihte genel oy yetkisine geçilmeden önce kısıtlı oy ilkesi uygulaması vardı. Bu ilkeye göre yeterli servete sahip olamama, belirli bir cinsiyete sahip olamama gibi nedenler yüzünden belirli kişilere oy hakkı verilmiyordu.
SERBEST OY İLKESİ: Bu ilkeye göre yapılan seçimlerde seçmen oyunu hiçbir şekilde açık ya da kapalı baskıya ve bir müdahaleye uğramadan kullanır. Seçmene fiziki ve psikolojik hiçbir baskı yapılmamalıdır. Bu ilkenin amacı seçimlerin samimiliği ve seçmenin bağımsızlığını sağlamaktır.
EŞİT OY İLKESİ: Bu ilkeye göre her seçmenin yalnızca bir oy hakkı vardır. Seçmenler sandığa yalnızca bir pusula atabilir ve bu atılan oy herkesin oyuyla aynın değerdedir. Bu ilkenin ortaya çıkmasının sebebi önceleri bazı kesimlere belli statülerinden dolayı çift oy hakkının verilmesi sonucu olmuştur.
BİREYSEL OY İLKESİ: Oy bir topluluğa mensup olunduğu için değil birey olunduğu için kullanılır. Oy şahsen kullanılır. Temsil edilen şey bireyin kendisidir. Bireysel oy ilkesi Fransız ihtilali ile çıkmıştır.
GİZLİ OY İLKESİ: Bu ilkeye göre oyların gizli kullanılması gerekir. Yani seçmen dışında kimsenin seçmenin ne oy kullandığını bilmemesini gerektiren ilkedir. Bu ilke demokrasinin temelini oluşturan unsurlardan biridir. Çünkü seçmene iradesini serbestçe kullanabilme hakkını sağlayan bir ilkedir.
AÇIK SAYIM VE DÖKÜM İLKESİ
Bu ilke seçmenlerin verdiği oyların sayımının alenen yapılmasını sağlayan ilkedir. Bu ilke seçim yapılırken dürüstlüğün sağlanmasına adına gereklidir. Kanuna göre: “oy verilen yerde hazır bulunanların gözü önünde açılır” (m.98)
SEÇİMLERİN YARGI ORGANLARININ YÖNETİMİ VE DENETİMİ ALTINDA YAPILMASI İLKESİ: Seçim işlemleri yapılırken uyuşmazlıklar çıkabilir. Bu uyuşmazlıkların çözülebilmesi adına bir kuruma ihtiyaç duyulur. Eskiden seçimlerin yönetimi ve denetimi aynı zamanda seçimi yapılan parlamentoda bulunabiliyordu. YSK gibi bağımsız bir seçim kurulu yoktu. Bu da uyuşmazlığın çözümü konusunda bağımsız olmama sorununu ortaya çıkarıyordu. Bağımsız olmadığı zamanlarda büyük sorunlar çıkabilir.
SEÇİM SİSTEMLERİ
NİSPİ TEMSİL SİSTEMLERİ: Bu sistemde ilk adım seçim sayısının bulunmasıdır. Mesela seçim çevresinde bir milletvekilinin alması gereken minimum oy sayısı seçim sayısıdır. Bu sayı 3 yöntemle belirlenir; ilki seçim çevresindeki geçerli oyların milletvekili sayısına bölünmesidir, ikincisi kanunla belirlenen sabit sayı yöntemidir, üçüncü ve en yaygın olanı ise d’Hondt sistemidir. Bu sistemde her partinin aldığı geçerli oy sayısı o seçim çevresinin milletvekili sayısına ulaşılıncaya kadar bölünür ve bu syılar büyükten küçüğe göre milletvekillerine dağıtılır. Nispi temsil daha demokratik bir sistemdir.
ÇOĞUNLUK TEMSİL SİSTEMLERİ: Bu sistemde bir seçim çevresi belirlenir ve o çevrede en çok oyu alan aday veya adayların seçilmesi ilkesine dayanan basit bir sistemdir. Bu sistem tek isimli tek türlü uygulandığı gibi tek isimli iki türlü ya da listeli çoğunluk şeklinde şeklinde de uygulanabilir. İster tek isimli ister listeli olsun en çok oyu alanın kazandığı sistemdir. Tek isimli tek türlü çoğunluk sistemine ‘dar bölge sistemi’ de denir.