Interdictum
Magistra imperium yetkisine dayanarak, bir işin yapılmasını emir veya yasak edebilirdi. Bu tür
emirlere interdictum denmektedir.
! Çabuk halledilmesinde kamu yararı olan işler genellikle bu yolla seri bir şekilde sonuçlanırdı.
! Taraflardan birisinin müracaatı üzerine, hızlıca sonuç almak istendiği zaman bu yol kullanılırdı.
Roma’da preator’lar bu tür emirleri hangi durumlarda vereceklerini ilan ederlerdi.
Mesela bir inşaatın tehlikeli durumda olduğu iddia edilirse praetor inşaatı interdictum ile
durdurabilirdi.
Bir interdictum’ un verilmesi, çoğu zaman bir davanın açılmasına engel olabilirdi.
Preator’ların bu emirleri bilhassa zilyetlikle alakalı idiler. İnterdictum aracılığı ile kamu düzenini
bozanlara karşı zilyetleri savunur ve zorla mallarından mahrum edilenlere önceki durumlarını
sağlardı.
Praetor Stipulatio’ları
Bazen praetor bir kimsenin talebi üzerine başka bir kişiyi, onunla stipulatio yaparak borçlanmaya
zorlayabilirdi. Eğer söz konusu kişi stipulatio’yu yapmak istemezse, mallarına el koyar veya
mallarını rehin alarak onu zorlar veya para cezası verirdi.
Mesela, davalı belirli bir günde magistra önüne gelmediği takdirde, davacıya şu kadar para
ödeyeceği hususunda bir stipulatio ile taahhütte bulunurdu.
Zilyetliğin Temini
Bazen praetor bir kimseye ait bir malın zilyetliğini (possessio) başka bir kimseye verebilirdi. Amacı
çok çeşitli olabilirdi.
Mesela yıkılma tehlikesi olan binasını tamir ettirmeyi vaat etmek istemeyenin binasının zilyetliğini
bu durumdan şikayetçi komşuya verebilirdi.
!! Orta çağ Avrupa Hukuku’nda, Roma zilyetlik davaları örnek alınmıştır.
In Integrum Restitutio (Eski Hale İade)
Aynı tür vasıtalardan eski hale iade uygulama alanı çok geniş bir vasıtaydı. Başka bir himaye tarzı
bulunmazsa, praetor ilgili tarafın isteği üzerine olayı inceledikten sonra yapılmış olan bir
muameleyi yapılmamış farz ederek, durumu eski hale iade eder ve bu suretle muameleyi iptal etmiş
olurdu. Dava dışı bir usul olan in integrum restitutio ile gerçekleşmiş hukuki netice kaldırılırdı.
Eski hale iade ilgiliye karşı bir Actio açmaya hakkı olan kimsenin bu dava hakkı reddedilerek veya
ilgiliye ius civile’ye göre sona ermiş bir dava hakkı tanınarak gerçekleştirilirdi.
! Eski hale iade yoluna gidilmesi halinde yapılmış olan hükümsüz sayılıyordu.