KİŞİNİN EHLİYETLERİ

A.HAK EHLİYETİ: Kişinin hakka sahip olabilmesine ve borç altına girebilme yetkisidir.(MK M.8)

  • Genellik ve eşitlik ilkesine dayanır.
  • Kişi hak ehliyetine sağ doğmak şartıyla ana karnına düştüğü andan itibaren sahip olur.
  • Dil,din,ırk.. farkı gözetmeksizin her insan hak ehliyetine sahip olur.
  • Eşitlik ilkesi hak sahibi olma konusunda kişilere eşit imkanlar sunar.
  • Eşitlik ilkesi;vatandaşlık,yaş,sağlık gibi konularda sınırlanabilir 

-18 yaşının altındaki kişilerin seçimlerde oy kullanamaması

HAK EHLİYETİNE GETİRİLEN FARKLILIKLAR

MK 8/2 uyarınca hukuk düzeni hak ehliyetine birtakım farklılıklar getirebilir.

EVLENME: MK 124’e göre kadın ve erkek 17 yaşını doldurmadıkça evlenemez.

! Olağanüstü durumlarda kişiler 16 yaşını doldurduktan sonra ana,baba,vasinin de dinlenilmesiyle evlenebilirler.

EVLAT EDİNME:  Evli olmayan kişi 30 yaşını doldurunca evlat edinebilir. (MK 307)

Eşler birlikte evlat edinecekse de her ikisinin 30 yaşını doldurması ya da 30 yaşını doldurmamakla beraber en az 5 yıllık evli olmalarının şartı aranır

Eşlerden biri diğerinin çocuğunu evlat edinecekse 30 yaşını doldurmalı ya da en az 2 yıldır süregelen evliliklerinin olması gerekir.

VASİYETNAME MİRAS SÖZLEŞMESİ YAPMA: Vasiyetname yapabilmek için 15 yaşını doldurmak ve ayırt etme gücüne sahip olmak gerekir.

Miras sözleşmesi için ise tam ehliyet gerekir(ergin olmak,ayırt etme gücünün bulunması ve kısıtlı olmamak).

KEFİL OLMA –VAKIF KURMA-BAĞIŞLAMA YAPMA: Ergin olmayan ya da vesayet altındaki bir kişi kefil olamaz,vakıf kuramaz,bağışlamada bulunamaz.

! Kanuni temsilcileri de onlar adına böyle bir işlemi yapamaz.

VASİ OLABİLME: Ergin kişiler vasi olarak atanabilir.

EVLENME YASAĞI: Soybağı karışıklığı olmaması adına kadın önceki evliliğinin bitiminden 300 gün geçmedikçe yeniden evlenmesi yasaktır.

  • Evli kadın eşinin soyadını taşımak zorundadır.Lakin eşinin soyadının önüne bekarlık soyadını kullanabilir.
  • Evlilik içinde doğan çocuklar babanın soyadını taşır.
  • Evlilik dışı doğan çocuğun anne ve babasının evlenmesi üzerine de çocuk yine babanın soyadını taşır.
  • Son düzenlemelerle beraber evlilik içi ya da evlilik dışı doğan çocuklarda babanın çocuğu tanıması ya da babalık hükmünün verilmesiyle hukuksal statü farklılığı yoktur.
  • Velayet altındaki çocukların yerleşim yeri anne ve babanın ortak yerleşim yeridir.Ortak yerleşim yoksa velayetine bırakıldığı kişini yerleşim yeridir.
  • Vesayet altındaki kişinin yerleşim yeri vesayet makamının bulunduğu yerdir

!! Mirasçılık durumunda evlilik içi ve dışı çocuklarda birtakım farklılık görülür

Evlilik dışı ve içi çocuğun anneye mirasçılığı konusunda sıkıntı yokken evlilik dışı çocuğun babaya mirasçı olabilmesi için baba tarafından tanınması ya da babalık hükmünün verilmiş olması gerekir.

  • Haysiyetsiz yaşam sürenler vasi olamazlar
  • Mahkum kişiler kamu haklarından yoksunsa ölüme bağlı tasarruf işlemlerinde tanık ya da resmi memur olamaz
  • Akıl hastaları resmi sağlık raporuyla evlenmelerinde sakınca olmadığını ispat edemezlerse evlenemezler.
  • Normal derneklerde kurucu olabilmek için tam fiil ehliyeti gerekir.Çocuk derneklerinde 15 yaşını doldurmak,ayırt etme gücüne sahip olmak ve yasal temsilci onayı almak şartıyla kurucu olunabilir.
  • Çocuk dernekleri dışında bir derneğe üye olmak için tam ehliyet gerekir.Çocuk dernekleri için kişi 12 yaşını bitirmiş 18 yaşını doldurmadığı sürece yasal temsilci onayıyla üye olabilir.

Hakim,5 yıldan fazla hapis cezasına mahkum için ceza müddeti içinde velayet ve eş sıfatlı haklarından mahrum kalmasına karar verebilir.

FİİL EHLİYETİ: Kişinin kendi fiilleriyle hak sahibi olabilmesi,borç altına girebilmesi,hukuki durum yaratabilme yetkisidir.

  • Doğuştan değil sonradan belli olgunluk çerçevesinde kazanılır
  • Genellik eşitlik ilkesine uyulmaz herkes fiil ehliyetine sahip değildir
  • Yasal temsilci katılıyor ya da onun adına işlem yapıyorsa bu kişinin fiil ehliyeti yoktur
  • Kişinin fiil ehliyetinin olabilmesi için meydana getirdiği olayın sebep ve sonuçlarını idrak edebilmeli ve bu idrak yönünde bir irade gerçekleştirmelidir.
  • Fiil ehliyeti kuralları emredicidir aksi kararlaştırılamaz
  • Fiil ehliyeti yoksunluğu o fiili yerine getiremeyecek anlamına gelmez (kişi sözleşme yapabilir ama yaptığı sözleşme geçersizdir.)
  • Kişi karşı tarafı fiil ehliyeti olduğuna dair hile ile inandırmışsa karşı tarafın zararını tazmin eder (BK 59 – MK 452)
  • Sürekli ayırt etme gücü olmayan bir kişini yaptığı evlilik geçersizdir.Karar verilinceye kadar geçerli evlilik sonuçlarını doğurur.

HUKUKİ İŞLEM YAPABİLME: 

  • Tasarruf işlemini yerine getirebilmemiz için tasarruf ehliyetine sahip olmamız gerekir.
  • Tasarruf yetkisi direk kişiyle bağlı değildir.Kişi ile tasarruf işlemi arasındaki ilişkiyi açıklar.
  • Tasarruf ehliyeti yoksunluğu kişiyi korur.
  • Tasarruf yetkisi yoksunluğu iyiniyetli üçüncü kişileri korur
  • Tasarruf ehliyeti sınırlıysa yasal temsilci onayıyla işlem gerçekleştirebilir.İşlem gerçekleşinceye kadar bu temsilci onayını geri alabilir.
  • Tasarruf yetkisi sınırlıysa işlem korunan üçüncü kişinin rızasıyla gerçekleşir.Bu rıza geri alınamaz
  • Tasarruf ehliyetinin hukuki işlemin gerçekleştiği an bulunması gerekir
  • Tasarruf yetkisinin ise hukuki sonucun doğacağı -ifa anı-  an bulunması gerekir
  •  Tasarruf ehliyetinin sonradan kazanılmasıyla işlem geçerli olmaz.İşlemin yeniden yapılması gerekir
  • Tasarruf yetkisi sonradan kazanılırsa kendiliğinden işlem geçerli olur

HUKUKA AYKIRI FİİLLER SORUMLULUĞU: 

Bir kişinin tam ehliyetli sayılması için ergin(rüşt),ayırt etme gücüne sahip(temyiz kudreti) ve kısıtlı olmaması gerekir.

ERGİNLİK : 3’e ayrılır : Yasal erginlik,evlenmeyle erginlik,mahkeme kararıyla ergin kılınma

YASAL ERGİNLİK: Kişi 18 yaşını doldurmasıyla beraber ergin kılınır 

EVLENMEYLE ERGİNLİK:  Kanun gereği normalde 17 yaş olağandışı durumlarda 16 yaşın doldurulup evlenmeyle beraber kişiler ergin kılınır ( MK 11/2)

Evlenmeyle kazanılan erginliğin mutlak butlanla kaybedilip kaybedilemeyeceği konusu doktrinde tartışmalıdır.

ERGİN KILINMA : 18 yaşın altındaki çocuğun bazı durumlarda fiil ehliyeti kazanması zorunludur.(MK 12)

  • Hakimin bu kararı verebilmesi için başvuran çocuğun 15 yaşını doldurmuş olması gerekir.
  • Kişiye sıkı sıkı bağlı hak olduğundan yasal temsilci onun adına bu işlemi yapamaz küçüğün isteği olmalı
  • Kanun hükmünde apaçık şekilde küçüğün çıkarının olup olmaması yazılmamış olsa da bu durum tespit edilir.

!! Karar ilanı geçerlilik şartı değil düzen kuralıdır.İlan edilmemiş olsa da karar kesinleşince kazanılır.

AYIRT ETME:  Kişi yaptığı eylemlerin sebep ve sonuçlarını idrak edebilmeli ve bu idrak üzerine serbestçe irade sunabilmesidir.

ORTADAN KALDIRAN HALLER:

YAŞ KÜÇÜKLÜĞÜ: Olay bazında kişinin yaşı o olayda serbestçe hareket etmesini engelliyorsa ayırt etme gücünü ortadan kaldırır.

AKIL HASTALIĞI:  Sürekli ya da geçici oluşu değil de işlemi yaparken ayırt etme gücünü etkiliyor mu konusu tartışılır

AKIL ZAYIFLIĞI: Akıl melekeleri zayıf ya da sonradan zayıflayarak kişinin ayırt etme gücüne zarar verir.

SARHOŞLUK: Alkol miktarı önemli değil ayırt etme gücünü etkilemiş olması önemlidir.

  • Fiil ehliyetini sarhoşluk etkiler geçici ayırt etme gücünden yoksun bırakır ama bu süre içerisinde karşı tarafa verilen zararın tazmininden kurtarmaz.

AYIRT ETME GÜCÜ NİSBİLİĞİ: Ayırt etme gücü nisbi bir kavramdır.İşlem sırasında ayırt etme gücünün varlığı yokluğu önemlidir sürekli ya da geçici ayırt etme gücünün var olması değildir.Her olayda ayrı ayrı tespit edilmelidir.

AYIRT ETME GÜCÜ KARİNESİ: Ayırt etme gücünün yokluğunu iddia eden bu iddiasını kanıtlamalıdır.İspat şekle bağlı değildir.Yokluğun ihtimalinin ispatı yeterli görülür.Akli durum tespiti için bilirkişiye gidilir lakin hakim bilirkişi raporuyla bağlı değildir.

KISITLILIK:  MK 14’te düzenlenir

  • Kısıtlanan bir kişi vesayet altına girer
  • Kısıtlama kararı ergin olduktan sonra hüküm doğurur
  • Kısıtlanan ergin çocuklar vesayet değil velayet altına alınır
  • Kısıtlama sebeğleri numerus clasus ilkesine dayanır.Kanunda öngörülenin dışında kısıtlama sebeplerinin olması söz konusu değildir

Akıl hastalığı/zayıflığı,kötü yaşam koşulları,ilgilinin isteği,1 yıl ya da uzun süreli özgürlüğü bağlayıcı ceza alınması kişiyi kısıtlar.

  • Kısıtlama sebeplerinin tek başlarına var olmaları yeterli değildir bunların yanında kendisine veya çevresine de etkilerinin olması gerekir.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir