HUKUKİ NETİCE ( SONUÇ ) 

Hakkın kazanılması, kaybedilmesi veya sahip olunan hakkın değişmesi hukuki sonuçtur.

1) Hakkın Kazanılması 

  1. Hakkın Aslen kazanılması : Bir kişi bir eşya üzerinde doğrudan kurduğu bir ilişki sonucunda hak sahibi olursa bu hakkı aslen kazanmıştır. Aslen kazanmada başka bir kişiyle kurulmuş bir hukuki ilişki yoktur. Aslen kazanma da hak, o hakkı kazanın şahsında doğmaktadır. 
  • Hakkın Devren Kazanılması :  Bir kimse bir başkasına ait olan hakkı birbirleriyle kurulan bir ilişki sonucunda kazanırsa bu hakkı devren kazanmıştır. Bu durumda hak ,hak sahibi olan bir başkasından devir alınmıştır. Devren kazanabilme için bu hakkın daha önce başka bir kişiye ait olması gerekir.Hakların devren kazanılması iki türlüdür: 
  1. İnşai – Devren İktisap: Bir hak bir kişide var olan başka bir hakka dayanmakla birlikte o haktan farklı nitelikler kazanarak başka kişiye devredilmişse inşai devreden iktisaptır.
  2. Nakledici – Devren İktisap: Bir hak hak ,sahibinde bulunduğu şekilde  başka bir kişiye devredilirse nakledici devren iktisap yoluyla kazanılmış hak olur. Hakkın bir kişiden aynen başka bir kişiye devredilmesi devren geçen kişinin bu hakta eski hak sahibine halef olduğu söylenir.

  Roma hukukunda hakların nakledici yoluyla kazanılmasında hiç kimsenin sahip olduğu haktan fazlasını başkasına devredemez kuralı uygulanıyordu.

Halefiyet iki şekilde olur: 

  • Cüzi Halefiyet: Tek bir hakkın birinden kimseden başka birine devridir. 
  • Külli Halefiyet: Bir kişiye ait olan haklar topluluğunun ya da mamelekinin tümüyle başkasına devridir.

 Roma hukuku Klasik Döneminde cüzi halefiyet bilinmiyordu.Klasik sonrası dönemde cüzi halefiyet ortaya çıktı.Iustinianus zamanında iki tür halefiyet uygulamasına rastlanmıştır.

  • Hakların Kaybedilmesi: Bir hakkın o zamana  kadar bağlı olduğu kişiden ayrılması hakkın kaybedilmesi demektir. Halk bir başka kimseye devretme yoluyla kaybedilebilir. Bir hak ortadan kalkması nedeniyle hak sahibi tarafından kaybedilmiş de olabilir. 
  • Hakların Değişmesi: Hakların niteliklerinde meydana gelen değişikliklerin hepsine hakların değişmesi denir.

HUKUKİ İŞLEMLERİN İSTİSNAİ UNSURLARI

Kural bu işlemlerin yapıldıkları anda hukuki sonuç doğurmalarıdır. Fakat bazen bazı durumlarda hukuki işlemlerin hemen hukuki sonuç doğurması yani hukuki işlemlerin geçerli olması bir takım koşulların gerçekleşmesine bağlanabilir.

Çünkü ilerde ortaya çıkacak olayları önceden kestirme olanağı olmayabilir. Bir ihtiyacın yerine getirilmesi için şart ve vade kurumları ortaya çıkmıştır.

1) Şart ( Conditio ) : Şart hukuki işlemin sonuçlarının bağlandığı gerçekleşmesi objektif olarak şüpheli olaylardır. Hukuki işlemin hüküm ifade etmesi bir şarta bağlanabilir ya da hükümleri sona ermesi de bir şarta bağlanabilir. Bu anlamda şart ikiye ayrılır:

  • Taliki Şart ( Geciktirici Koşul ) ( Conditio Suspensiva ) : hukuki işlemin hüküm ifade etmesi şarta bağlandığı taliki şarttır. Burada şart olarak saptanan olayın gerçekleşmesine kadar hukuki işlemlerin hüküm ve sonuç doğurması ertelenir.
  • İnfisahi Şart ( bozucu koşul ) ( Conditio Resotutiva ) : Geçerli bir şekilde yapılıp hükümleri yürütmeye başlamış olan hukuki işlemin hükümlerinin sona ermesinin bağlandığı şart infisahi şarttır. Burada şart olarak saptanan olayın gerçekleşmesi hukuki işlemi bozar. 

 Roma hukukunda  infisahi şart bilinmemektedir.Romalılara göre taliki şart olan hukuki işlemler askıdadır ve taliki şartın gerçekleşmesine kadar hüküm ifade etmez. Taliki şartın gerçekleşmesi durumunda bu şarta bağlanmış olan anlaşmaya dayanarak hukuki işlem feshediliyordu.

Şart olunmuş şart ve olumsuz şart olarak da ikiye ayrılır. Hukuki işlemlerin sonuç doğurmasının bağlandığı şart olumlu bir olaysa ortada olumlu şart vardır. Hukuki işlemlerin sonuç doğurmasının bağlandığı şart olumsuz bir olay ise ortada olumsuz şart vardır.

Şart ayrıca iradi şart, tesadüfi şart ve karma şart olarak da ayrılır.

  • İradi şart: gerçekleşmesi alacaklının ya da borçlunun iradesine bağlıysa iradi şart vardır.
  • Tesadüfi şart: gerçekleşmesi üçüncü bir kişinin iradesine ya da dış etkenlere bağlı olan şartlar tesadüfidir.
  • Karma şart: gerçekleşmesi hem şarta hem de hukuki işlemin taraflardan birinin, hem de üçüncü bir kişinin iradesine ya da dış etkenlere bağlı olan şarta denir.

Şarta Bağlanabilen Hukuki İşlemler : Roma hukukunda çok geniş bir hukuki işlem grubunun şartlı olarak yapılması olanağı yoktur. Özellikle ius civilenin geçerlilikleri sıkı biçim şartlarına, törensel irade beyanlarına bağlı hukuki işlemler şarta bağlı olarak yapılamazdı. Çağdaş hukuklarda ise şarta bağlanamayan hukuki işlemlerin sayısı çok azdır.

Şartın Niteliği: Olayın şart olarak gerçekleşmesinin objektif olarak şüpheli olması gerekir. Şart olarak ileri sürülecek olayın geleceğe ilişkin olması ve gerçekleşmesinin şüpheli olması gerekir. Geçmişe ait ya da güncel bir olay şart olarak ileri sürülenmez. Maddi bakımdan gerçekleşme imkanı bulunmayan olaylar, hukuka aykırı durumlar ve hukuki işlemin geçerliliği için hukuk düzeninin kabul etmediği hususlar şart olarak saptanamaz.

Şartın Hukuki Sonuçları: Şarta bağlanan hukuki işlemlerde iki aşama vardır. Şart olarak saptanmış olayın gerçekleşmesinin şüpheli olduğu aşama ve şüpheli durumun sona erdiği aşama olarak iki aşama vardır. 

Gerçekleşmesinin şüpheli olduğu aşamaya belirsizlik aşaması denir. Belirsizlik aşamasında ortada bir taliki şart varsa bu şartın bağlandığı hukuki işlem hukuki sonuç doğurmaz. Bu sonuçlar askıdadır. İnfisahi şartta bu şarta bağlı olarak yapılan hukuki işlem sona ermesinin bağlandığı şartın gerçekleşip gerçekleşmeyeceği şüpheli olduğu süre içinde hüküm ve sonuçlar meydana getirir.

Şüpheli durumun sona erdiği aşama iki şekilde sona erebilir. Ya gerçekleşmiştir ya da şart gerçekleşmemiştir veya şartın gerçekleşmeyeceği kesinleşmiştir. Bu bir taliki şartsa şarta bağlı hukuki işlemin geçerli olmayacağı anlaşılır. Şartın gerçekleşmesi veya şartın gerçekleşmemesi veya gerçekleşmeyeceğinin kesinleşmesi halinde bu bir infisahi şartsa yapılmış ve sonuçları doğurmakta olan hukuki işlemin sonuçlarının süreceği anlaşılır.

Vade: ( dies ) : hukuki işlemlerin hüküm ve sonuçlarının bağlandığı, gerçekleşmesi kesin ve geleceğe ait olaylardır. Vade iki türlü olabilir: başlama vadesi ve bitme vadesi. Hukuki işlemin hüküm ve sonuç doğurmaya başlamasının bağlandığı vade başlama vadesi denir. Roma hukukunda bu vade dies a quo denmekteydi.Hukuki  işlemin hüküm ve sonuçlarını son bulmasına bağlandığı vadeye bitme vadesi denir. Bu vade infisahi şarta benzediği için infisahi vade olarak da adlandırılır. Romalılar bu  vadeye dies ad quem demekteydi.

 Roma hukukunda ius civile bağlamında, şekle bağlı işlemlerin vadeli yapılması imkansızdır. Çağdaş hukukta ise vadeli işlemler sınır koyulmuş şekildedir.

Vadenin Niteliği: vade geleceğe bağlı bir olaydır. Bir olayın gerçekleşeceği kesindir şüpheli değildir. Gerçekleşeceği kesin ve ne zaman gerçekleşeceği belli olan olaylar ile kesinleşeceği kesin ancak ne zaman gerçekleşeceği belli olmayan olaylar bakımından vade iki şekilde olabilir.

Geciktirici vadede hukuki işlem vadenin gelmesiyle hüküm ve sonuç doğrur. Bozucu vadede ise yapılan hükümleri yürüyen hukuki işlem, vadenin gelmesiyle sona erer.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir