HUKUKİ İŞLEMLERİN HÜKÜMSÜZLÜĞÜ – İÜHF Hukuk Notları

HUKUKİ İŞLEMLERİN HÜKÜMSÜZLÜĞÜ

Hükümsüzlük kavramı dar ve geniş anlamda farklı şekillerde yorumlanmaktadır.

 

  • Hükümsüzlük geniş anlamda yorumlandığında ‘etkisizlik’ yani hukuki işlemlerin çeşitli sebeplerden dolayı eksiklik ve sakatlık doğurması halinde işlemin ‘’sonradan’’ etkisizleştiği halleri kapsar.

  • Dar anlamda yorumlandığında ise ‘geçersizlik’ kelimesi yani hukuki işlemin kuruluşu anında geçerli olmadığı halleri kapsar.

Biz sınıflandırma yaparken hükümsüzlük kavramını geniş anlamında kullanarak hukuki işlemin unsurlarındaki eksiklik ya da sakatlıkların niteliğine göre değerlendireceğiz.


Dar anlamdaki yorum olan geçersizlik ise hükümsüzlük türleri arasından sadece  ‘’kesin hükümsüzlük’’ kavramını ifade edecektir.

HUKUKİ İŞLEMLERİN HÜKÜMSÜZLÜK ÇEŞİTLERİ

1-YOKLUK


Hukuki işlemin kurucu unsurları yok ise o hukuki işlemin amaçladığı hedef gerçekleşmemiş,o hukuki ilişki var olmamıştır.Bu hükümsüzlük haline yokluk denir.

Hukuki işlemin temel unsuru olan irade beyanı ya da irade beyanı yerine geçecek davranış olmadıkça hukuki işleminden varlığından bahsedilemez.

Bazı hukuki ilişkilerde irade beyanının yanında ek kurucu unsura da ihtiyaç duyulur bu ek kurucu unsurun olmaması da hukuki işlemi ‘’ yok ‘’ yapar.

  • İmam nikahında taraflar irade beyanlarını kanunen evlendirme yetkisi bulunmayan bir kimsenin huzurunda yaptıkları için evlenme işlemi gerçekleşmez.Bu işlem ‘’yok’’tur.

Burada kanunen evlendirme yetkisi olan memurun bulunması ek kurucu unsurdur.

  • Bir hukuki işlemin yokluğu her zaman ilgili herkes tarafından ileri sürülebilir.
  • İşlemin hükümsüz sayılması için dava açılması ya da bir beyanda bulunulmasına gerek yoktur.Çünkü bu işlem hukuk aleminde yoktur .

! Açılmış bir davada hukuki işlemin yokluğu anlaşılırsa hiç kimse bu olguyu ileriye sürmese bile hakim görevi itibariyle resen bu durumu nazara alır.

Kurulmamış bir sözleşmeden doğduğu iddia edilen borcun ifası talebiyle açılan davada hakim ortada bir sözleşme bulunmadığını resen dikkate alır.

2)KESİN HÜKÜMSÜZLÜK ( BUTLAN):

Bir hukuki işlemin kurucu unsurları tamam olmakla birlikte hükmün doğması için gerçekleşmesi gereken geçerlilik unsurlarından birisi eksikse o işlem ölü ya da sakat olarak doğar.Hukuki işlemin kesin hükümsüzlüğü (butlan ) denir.

Hukuki işlemi kesin hükümsüz kılan sebepler:

  • İrade beyanında bulunan kişinin tam ehliyetsizliği(ayırt gücünün olmaması)  -MK 15.madde-
  • İşlemin konusunun emredici hukuk kurallarına,genel ahlaka ,kamu düzenine aykırı,imkansız olması
  • İşlemin muvazaalı olması
  • Hukuki işlemin geçerliliği için aranan şekle uyulmaması

! Her yasaklayıcı hukuk normuna aykırılık ,yapılan işlemin geçersizliğini (kesin hükümsüzlüğünü) doğurmaz.Bunun için kanun hükmünde bu durum açıkça yer almalı yapılacak olan sözleşmelerin geçersiz olacağı vurgulanmalı

! Ya da kanun hükmünün anlam ve amacından tereddütsüz bir şekilde çıkarılabilmelidir.

Kanun hükmünde açıkça bu işlemin geçersiz olacağı yer almıyorsa ve kanun hükmünün anlam amacı da işlemin geçersiz olacağını desteklemiyorsa  yapılan bu işlem hukuka aykırı olur ama yapılan işlemi geçersiz kılmaz.

Bu tarz hükümlerde yasağa aykırılığın yaptırımı para cezası,bir başka haktan mahrum kalma şeklinde kendini gösterir.

Düzenleme getiren ve birtakım idari ve cezai yaptırım öngören kamu hukuku normları düzen hükmü olarak geçer.

Kesin hükümsüzlük, ilgili herkes tarafından(işlemin tarafları değil işlemden etkilenen üçüncü kişiler bile)her zaman ileri sürülebilir.

 Sözleşmeyi hükümsüz kılmak için dava açmaya  veya bir beyana da ihtiyaç yoktur. Sözleşme kendiliğinden hükümsüzdür.Hakim resen nazara alır.

Bir sürenin geçmesi ya da geçersizliğe yol açan olgunun kalkması işlemi geçerli saymaz.Sayılabilmesi için işlemin geçerli biçimde yeniden yapılması gerekir.

!!! İSTİSNA !!! Sonradan tasdik (onaylama ) -Alman Medeni Kanunda bu durumdan bahsedilir.

!!! İSTİSNA !!! Geçersizliği ileri sürme hakkın kötüye kullanılmasını teşkil ediyorsa işlem geçerliymiş gibi hüküm doğurur . (Sadece kesin hükümsüz işlemler için geçerlidir.)  MK M.2

ESNEK HÜKÜMSÜZLÜK: Yasaklayıcı hükmün amacına ters düşen sonuçlar ortaya çıktığında uygulanır.

  • TMK 23/2
  • Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun
  • Menfaati korunması beklenen ama korunmayan kişi (Bu kişinin lehine hüküm yorumlanır) bu duruma dayanabilir.

İPTAL EDİLEBİLİRLİK: Kanun koyucu hile,hata,tehdit ve  gabinle  (aşırı yararlanma) kişinin iradesinin ya da geçerlilik şartının sakatlanması sonucuyla kişiye bu durumu düzeltme hakkı tanır.

İki çeşit iptal etme yöntemi vardır.

  • Bir yandan sözleşmenin geçerliliğini etkileyen sakatlığı gidererek sözleşmeyi geçerli hale getirmek
  • Diğer yandan sakatlık yüzünden sözleşmeyi kesin olarak hükümsüzleştirmek imkanı vardır.
  • İptal kabiliyetinin bir kısmında iptal hakkı sahibi sözleşme ile başlangıçtan beri bağlı değildir.Fakat kanunda öngörülen süre içinde iptal sahibi bu hakkını kullanmazsa veya süre bitmeden hakkından feragat ederse sözleşme geçerli hale gelir.

 İptal kabiliyetinin bu şekline “düzelebilir hükümsüzlük” denir. Bir sözleşmede bir tarafın irade beyanının hata, hile veya tehdit sebebiyle sakat olması halinde, düzelebilir hükümsüzlük söz konusudur.

Süresi içinde hak kullanılırsa işlem yapıldığı andan itibaren kesin hükümsüz olur.

  • İptal kabiliyetinin diğer şekli “bozulabilir geçerlilik” halidir. Bu halde, geçerlilik şartının eksikliğine rağmen sözleşme başlangıçtan itibaren hüküm doğurur, fakat iptal hakkı sahibi bu hakkını kullanarak, sözleşmeyi baştan itibaren kesin olarak hükümsüzleştirebilir

İptal hakkı karşı tarafa yöneltilen tek taraflı irade beyanıyla( bozucu yenilik doğuran hak) gerçekleşir.Dava açılmasına gerek yoktur.Ama açılan davayla tespiti istenebilir.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir