HUKUKİ İŞLEMİN UNSURLARI – İÜHF Medeni Notları
Hukuki işlemin kurucu unsurları tam olmadıkça hukuki işlemin varlığından bahsedilemez.Hukuki işlemin asıl kurucu unsuru irade beyanıdır.Bir hukuki işlemin istenilen hukuki sonucu sağlaması aynı zamanda bazı geçerlilik şartlarının bulunmasına da bağlıdır.Geçerli bir hukuki işlemin sonucu oluşturabilmesi bazı tamamlayıcı unsurlara bağlı olabilir.Bunlara da hukuki işlemin tamamlayıcı unsurları denir.
A)Hukuki İşlemin Tamamlayıcı Unsurları
-İrade Beyanı Kavramı:Hukuki işlemin temel unsurudur.Tek taraflı işlemlerde işlemin oluşumu için bir kişinin irade beyanı yeterliyken;sözleşmelerde ve kararlarda birden çok kişinin irade beyanlarının varlığı zorunludur.Bazen hukuki işlemin oluşması için sadece irade beyanı yeterliyken çoğu zaman yeterli olmaz belirli bir kişiye veya makama yöneltilmesi gerekir.İrade beyanı şunlardan oluşur:
1)İşlem İradesi(Sonuç İradesi):Beyan sahibinin hukuki sonuca yönelik arzunu söyler.
2)Fiil İradesi:Beyan sahibinin iradesini ortaya koyan hareketi yapma isteğidir.
3)Açıklama İradesi(Açıklama Bilinci):Beyan sahibinin yaptığı hareketle isteğini dışarı çıkarmasıdır.Muhataba bildirmesidir.
Bunları içeren bir fiil gerçek bir irade beyanıdır.İrade beyanının çeşitleri:
-İrade beyani açık veya örtülü olabilir.Açık irade beyanında bir kimse hukuki sonuç hakkindaki isteğini tereddüte yer vermeyecek şekilde açıklar.İrade doğrudan anlaşılır.Örtülü iradede ise irade beyanının içeriği beyanı açığa vuran davranışın yapıldığı hal ve şartların göz önünde bulundurulması ile anlaşılabilir.İradeyi ortaya koyan davranış ile örtülü irade kavramı birbirinden farklıdır.Örtülü irade beyanında kişinin beyanda bulunma arzusu vardır ama bu arzu,söz,yazıyla açıkça yansıtılmış olmadığı için ancak beyanın yapıldığı hal ve şartlara göre dolaylı biçimde ortaya çıkabilir.
*Susma:Susma kural olarak bir kişinin irade beyanında bulunduğu anlamına gelmez.Ancak kanun gereği,taraflar arasındaki anlaşmaların sonucu,dürüstlük kuralı-güven teorisi gereği susma böyle durumlarda sonuç sağlayabilir.Yanı susma belirli hallerde irade beyanı olarak kabul edilir.
-Yönlendirilmesi gereken ve gerekmeyen irade beyanları:Muhatabın irade beyanını öğrenip öğrenmemesine göre farklılık oluşturan beyanlardır.Hukuki işlemlerde çoğunlukla yönlendirilen irade beyanları görülür.Bu işlemlerde arzunun sadece açıklanması yetmez beyanın ilgili kişiye yöneltilmesi de zorunludur.Örn:Sözleşmeler.Ama bazen irade beyanının yönetlimesine gerek olmayan haller de vardır.Örn:Vasiyetname.Bu tarz beyanlar tek taraflıdır.
-Vasıtalı ve vasıtasız irade beyanları:Vasıtasız beyan,birinin açıkladığı isteğin kendi söz ve hareketleri dışında başka bir kişinin fiilinin araya girmesine gerek kalmaksızın doğrudan muhataba ulaşmasıdır.Örn:Telefon konuşması.Eğer isteğin ulaştırılması için araya başka bir fiil giriyorsa bu vasıtalı beyandır.Örn:Haberci kullanılması,gazeteye ilan verilmesi.
HUKUKİ İŞLEMİN GEÇERLİLİĞİ İÇİN ARANAN ŞARTLAR
İki gruba ayrılır.Her hukuki işlem için aranan temel(standart) geçerlilik şartları ve belirli işlemler için standart şartlara ek aranan şartlar.
1)Her Türlü Hukuki İşlem İçin Aranan Şartlar:
-Hukuki işlemi yapan kişinin hukuki ehliyeti olmalıdır.İrade beyanında bulunacak kişinin ayırt etme gücüne sahip olmalıdır:Kişi akla uygun bir biçimde davranabilmelidir.Ayırt etme gücü yoksa bazı durumlar dışında kişinin yaptığı hukuki fiiller geçerli olmaz ve sonuç doğurmaz.Ayırt etme gücüne sahip olan kişi ergin ve kısıtlama altında değilse fiil ehliyetine tam olarak sahiptir.
-Hukuki işlemin konusunun emredici hukuk kurallarına,kamu düzenine,genel ahlaka,kişilik haklarına aykırı veya imkansız olmaması gerekir:Yapılan işlem bu normlara uygun değilse baştan beri ‘’kesin hükümsüz’’olur.
-Hukuki işlemi oluşturan irade beyanları sağlıklı olmalıdır:Beyan hata,hile,aldatma,korkutma yoluyla verilmiş olmamalıdır.
-İrade beyanları danışıklı(muvazzaalı) olmamalıdır:Muvazaa,tarafların açıkladıkları iradeleri sonucunda hukuken ortaya çıkan işlemi yapmış gözükmek fakat gerçekte işlemin hiç hüküm doğurmaması veya aslında doğurması gerekenden farklı biçimde sonuç doğurması konusundaki anlaşmalardır.Amaç öyle değilse bile göstermelik yapılan anlaşmalardır.Muvazaa varsa işlem ‘’kesin hükümsüz’’dür.
2)Bazı Hukuki İşlemler İçin Aranan Şartlar:
-Bazı hukuki işlemlerde irade beyanının bir şekle uyularak yapılması gerekir:Şekil zorunluluğu ya kanundan doğar ya da işlemin bir şekle uyularak yapılması taraflar tarafından kararlaştırılır.Bir şekle uyularak yapılması gereken hukuki işlemlere ‘’geçerliliği şekle bağlı işlemler’’denir.İrade açıklaması bu şekle uygun yapılmazsa işlem geçersiz olur.Bazı işlemlerde ise şekil sadece bir geçerlilik şartı olmayıp hukuki işlemin ‘’kurucu unsuru’’ haline gelir.Örn:Evlenmek için evlendirme memurunun huzurunda beyan edilmelidir.
Hukuki işlemlerin geçerliliği için aranan başlıca şekil yazılı şekildir.Evlenmede özel bir sözlü şekil vardır.Yazılı şekil üçe ayrılmıştır.Adli yazılı şekilde irade yazılı şekilde açıklanır.Yazının,beyanda bulunan el yazısı ile yazılması şart değildir ama el yazısı ile imzalanması şarttır.Özellikli bir yazı şeklinde ise metnin başından sonuna kadar beyanda bulunanın kendi el yazısı ile yazılmış olması gerekir ve tam tarih konulmalıdır.Özellikli yazı şekline örnek vasiyetnamelerdir.Son olarak resmi yazılı şekil veya kısaca resmi şekilde ise yazılı metnin baştan sona resmi bir makam tarafından düzenlenmesi gerekir.Düzenlenen metne resmi senet denir.Ülkemizde resmi senet düzenleme yetkisi noterlerdedir.
-Tasarruf işlemlerinde tasarrufta bulunan kişi tasarruf yetkisine sahip olmalıdır:Kişinin fiil ehliyetinden başka tasarruf ettiği hak üzerinde tasarruf yetkisine sahip olması gerekir.Hakta tasarruf edebilme yetkisi o hakkın sahibine aittir.Malını başkasına satıp veya bağışlayıp mülkiyetini ona verebilir.Tasarruf hakkı olmayan kişinin yaptığı tasarruf işlemi kanunen geçersizdir.
-İllı(sebebe bağlı) tasarruf işlemlerinin geçerli olması,ortada buna temel teşkil eden geçerli bir borçlanma işleminin bulunmasına bağlıdır:Tasarruf işleminin hukuki sebebini teşkil eden borçlandırıcı işlemin geçersiz olması tasarruf işleminin de geçersizliğini doğurur.
-Karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde gabin(aşırı yararlanma)durumunun bulunmaması gerekir:Aynı anda iki tarafa da borç yükleyen sözleşmelerde tarafların üstlenmiş oldukları edimlerin değerleri arasında açık bir dengesizlik bulunursa ve bu bir tarafın aleyhine ise sözleşme aleyhine olmayan kişi tarafından tümüyle iptal edilebilir veya hakimin sözleşmeye bakması durumuna gidilebilir.
BAZI HUKUKİ İŞLEMLERİN HÜKÜM DOĞURMASI İÇİN GEREKEN TAMAMLAYICI UNSURLAR
1)Ehliyet eksikliğini giderici hüküm veya onay:Ayırt etme gücüne sahip olan küçüklerin ve kısıtlıların kendilerini borca sokan hukuki işlemlerinin hüküm ifade etmesi kanuni temsilcilerinin izninin bulunmasına veya işleme sonradan onay vermesine bağlıdır.İzin,onay tamamlayıcı olur.
2)Temsil yetkisi eksikliğinden kaynaklanan noksanlığı giderici onay:Temsilci yetkisiz ise yapılan hukuki işlem temsil olunanı bağlamaz ancak temsil olunan kişi bu işleme onay vererek işlemi benimseyebilir.Onay olduğu için sonuç doğar.
3)Tasarruf yetkisi sınırlamasından kaynaklanan eksikliği giderici izin veya onay:Yeni Medeni Kanun ile tasarruf işleminin geçerliliği diğer eşin rızasına bağlı olmuştur.Tasarruf işlemi diğer eşin rızası olmadan yapıldıysa ‘’noksan’’durumunda olur.Aynısı kefalet sözleşmesi için de geçerlidir.Farkı eğer rıza olmadan yapılırsa noksan değil ‘’kesin hükümsüz’’olur çünkü kanunda eşin sonradan onay yetkisi kefalet için yoktur.
4)Bir resmi makamın fiili:Bazı hukuki işlemlerde işlemin hüküm ifade edebilmesi için bunun resmi makamın fiili ile tamamlanması aranmış.Örn:Sözleşmenin hakim tarafından tasdiki.
5)Geciktirici şart:Şart,gelecekte gerçekleşmesi beklenen fakat gerçekleşip gerçekleşmeyeceği şimdiden belli olmayan olaydır.Hukuki işlemin hüküm doğurması bir şartın gerçekleşmesine bağlanmış ise ona ‘’geciktirici şarta bağlı işlem’’ denir.Şart gerçekleşirse tamamlayıcı olur.
6)Geciktirici Vade:Hukuki işlemin hükümlerini doğurması için kurucu unsurların gerçekleşmesinden sonra belirli bir sürenin geçmesi gerekiyorsa ona ‘’vadeye bağlı işlem denir’’.Hukuki işlemin hüküm ifade etmesi veya borcun ifası için bir vade kararlaştırılması zorunlu değildir.Sözleşmeden,işin niteliğinden veya kanundan doğan bir vade yoksa hukuki işlem kurulduğu andan itibaren hüküm ifade eder.