roma

Borcun Konusu

-Borç ilişkisinin 3 temel unsuru bulunmaktadır:

1) Borç İlişkisinin Tarafları

2) Borçlunun İfa ile Yükümlü Olduğu Borcun Konusu

3) Alacaklının alacağını elde etmek için borçlusuna karşı kullanacağı zorlama unsuru

1)     Borç İlişkisinin Tarafları

-İki taraf vardır: Borçlu ve alacaklı. Bunlara borcun tarafları denir.

-Borçlu olanı, debitor ifade eder. Debitor bir yükümlülük altındadır.

-Diğer taraf olan alacaklı tarafı ise creditor ifade eder.

-Obligatio kelimesi, borç anlamını karşılar.

2)     Borcun Konusu

-Her obligationun yani borcun bir konusu (edim) vardır.

-Edimin geçerli şekilde borçlanılması için dört şart gerekir:

  1. Bir borcun doğması için edimin imkan dahilinde olması gerekir. Eğer borcun ifası imkansız ise bu borç ilişkisi geçersizdir. Roma Hukukuna göre imkansız bir konu üzerinde borç oluşmaz. İmkansızlık ancak parça borçlarında mümkün olur.
  • Söz konusu edim hukuka veya ahlaka aykırı olmamalıdır.
  • Edim belirtilmiş veya belirtilebilir olmalıdır.
  • Edimin para ile ölçülebilir yani maddi bir değer taşıması gerekir. Roma Hukuku ancak para ile ölçülebilir edimleri bir borcun konusu olarak kabul etmiştir. Dolayısıyla Roma Hukukunda aynen tazmin değil, nakden tazmin öngörülmüştür.
Roma'da Borcun Unsurları

a.Kavramı ve Tipleri

-Borç, borçluyu, alacaklı yararına mülkiyeti nakletmeye (dare), herhangi bir şeyi yapmaya (facere) veya bir yükümlülüğü yerine getirmeye (praestare) zorlar. Dare, facere ve praestare borcun ifasının yerine getirilmesindeki 3 farklı tipi göstermektedir.

-Facere, bir şeyi yapmamak anlamında da kullanılmaktadır. Örneğin; bir arsaya inşaat yapmamak, rekabet etmemek gibi.

b.Parça (Species) Borcu – Çeşit, Nevi (Genus) Borcu

-Parça borcu (species), yeryüzünde tek olan belirli bir malın taahhüt edilmesidir.

-Borçlanılan mal, geniş bir mal yelpazesi içinden herhangi bir miktar ve özellikleri belli olan bir mal ise, çeşit (nevi) borcundan (genus) söz edilir. 10 kilo elma, 5 kilo buğday örnek olarak verilebilir.

-Parça borcu ile çeşit borcu arasındaki fark, edimin imkansızlığı durumunda ortaya çıkar. Parça borcunun edimi, borçlunun sorumlu olmadığı bir sebepten dolayı telef olmuşsa, borçlu borcundan kurtulur. Ancak çeşit borcunda bu durum söz konusu değildir. Borçlunun çeşit borcunu yerine getirmek için tahsis ettiği mallar kendinden kaynaklanmayan bir sebeple olsa bile telef olmuşsa borçlu borcundan kurtulamaz çünkü borçlu o malları tahsis etmek borcu altında değil, belli bir çeşitten malları tahsis etmek borcu altına girmiştir.

c.Seçimlik Borçlar

-Seçimlik borç ilişkilerinde iki veya daha fazla edim belirtilmiştir ve bunlardan yalnız birinin ifası gerekmektedir. Bu durumda, borçlu, belirlenmiş iki veya daha fazla maldan birini vererek borcundan kurtulur.

-Bu seçme hakkı, kural olarak, borçluya aittir. Fakat seçim hakkının alacaklıya veya üçüncü kişiye ait olacağı sözleşme ile kararlaştırılabilir.

-Hangi edimin ifa edileceğine yönelik olan seçme hakkı muhatabına yöneltilmesi gerekli olan tek taraflı irade beyanı ile gerçekleştirilir.

d.Bölünebilen Borçlar – Bölünemeyen Borçlar

-Edimin konusu olan şey, bölünmesine rağmen değer ve niteliği değişmiyorsa bölünebilen edimlerden söz edilir. Aksi halde, bölünemeyen borçtur. Genellikle, para borçları ve diğer misli mallara (örneğin, 500 kg. buğday) ilişkin borçlar bölünerek ifa edilebilir.

-Facere borçları, kural olarak, bölünemez. Yapmak eylemi bir edimi parça parça yapmak suretiyle yerine getirilemez. Örnek olarak, rekabet etmemek edimi veya bir tabloyu yapma edimi bölünemez. Bazı facere borçları da bölünebilen borç özelliğine sahiptir, örneğin, hizmet sözleşmesi.

e.Tabii Borç (Davasız veya Eksik Borç): Obligatio Naturalis

-Bu borcun hukuk açısından özelliği, bir zor unsurunun olmaması, yani bir dava ve icra imkanı tanınmamasıdır.

-Davasız borç, bir hukuk bağı değil, bir hakkaniyet bağı oluşturur. Davasız borçlar şu şekilde sıralanabilir:

  1. Kölelerin Borçları. Köle borç altına girer, fakat borcu davasız borçtur. Köle mal durumunda olduğundan dolayı köleye karşı dava açılamaz. Köle, azat edilse bile kendisine borcundan dolayı dava açılamaz. Köle azat edildikten sonra kendi arzusu ile borcunu yerine getirirse bu ödeme de geçerlidir.
  • Aynı hakimiyet altında bulunanların kendi aralarında veya hakimiyet sahibi ile hakimiyet altından bulunan kişilerin aralarındaki borç ilişkileri davasız borç ilişkisidir. Mesela aile reisi (pater familias) ile hakimiyet altındaki kişi arasındaki borç ilişkisi davasız borç ilişkisidir, malvarlığı aile reisine ait olduğundan dolayı zaten davaya da gerek yoktur.
  • Davası olmayan veya davası olup da bir exceptio ile reddedilen çeşitli haller de Roma Hukukunda davasız borç olarak görülmektedir.

İühf Roma Hukuku

Türk Borçlar Kanunu

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir