Araştırma ve Yayın Etiği
“Etik” terimi, Yunanca “ethos”, yani “töre” sözcüğünden türemiştir. Araştırma ve yayın etiği ise, genel olarak, “bilimsel araştırma ve yayınların dürüstlük, açıklık, nesnellik (objektif olma), başkalarının bulgu ve yaratılarına saygı gibi, temel ilkelere uygun biçimde yapılmasını sağlamayı amaçlayan ve bunun gerçekleşmesi için çalışmalar yapan uygulamalı etik alanı” olarak tanımlanmaktadır.
Etik davranışlara temel oluşturan ahlak bireyseldir ve ahlak; insan haklarına değer veren, yargı bağımsızlığı ve yargılamada eşitliği özümsemiş gerçek demokrasi ile sıkı bir ilişki içinde bulunmaktadır. Bireysel ahlakın bileşkesi toplumsal ahlakı oluşturur. Bilim dünyasında etik kurallara uyum, yaşanılan toplumda bireysel ahlakın ve toplumsal ahlakın evrim düzeyine bağlıdır.
Bilimsel araştırma ve yayınlar dürüst olmalı – Bilimsel araştırma yanlı olmayıp objektif yapılmalı.
Bilimsel Araştırma ve Yayın Etiğinde Kapsam ve Etik Sorunlar
Aşırma (İntihal)
Aşırma eyleminde, kaynak göstermeden bir eserin tamamı veya bir bölümü yazarın kendi fikir veya ürünü olarak gösterildiği gibi “aynen iktibas”; “değiştirmeden alıntı”, eserin tamamı veya bir bölümü, yine kaynak göstermeden farklı cümle ve ifadelerle makalesine aktarılıp, kendi eseri gibi gösterilebilmektedir “mealen iktibas”; “anlamca alıntı”.
Kaynak Göstermenin Bilimsel İşlevi
Bir araştırıcı veya yazar, bazı kurallar çerçevesinde kaynak göstererek, daha önceki fikir, bulgu ve yapıtlardan kendi makalesine alıntılar yapabilir. “Kaynak göstermek”, “gönderme yapmak”, “atıf yapmak” ve “yollama yapmak” aynı anlamı taşıyan sözcüklerdir. Kaynak göstermek bilimde bir köprüdür. Geçmişle kurulan bu köprü, bilimde yeni araştırma ve bulguların yolunu açar. Ayrıca, kaynak gösterilmek bir araştırıcı için ödül, kaynak gösteren için hem ödül hem de sorumluluktur.
Okuyucu alıntı yapılan kaynağa ulaşmak isteyebilir. Bu nedenle kaynak belirtirken buna dikkat edilmeli.
Bir makale ya da kitap yazılırken birden çok kaynaktan yararlanılmış olabilir. Ama asıl yararlanılan kaynak diğer kaynakların yanında örtbas edilmemeli aksine o kaynak öne çıkarılmalı.
Yazarın çalıştığı birimdeki üstlerine veya yakınlığı olan kişilere ait yayınları, bilimsel açıdan zorunlu ve gerekli olmamasına karşın, kaynak olarak göstermesi etik değildir. Bu “kaynak kirliliği” yaratacak bir yaklaşımdır. Bu duruma hatır atfı da denir.
Uydurmacılık
Uydurmacılık; kişi veya kişilerin araştırma yapmadan, masada veya bilgisayarda hayali veriler üreterek makale hazırlamaları ve bunu yapılmış bir araştırma gibi yayımlamaya çalışmaları veya yayımlamalarıdır.
Sahtecilik
Bilimsel araştırma ve yayın etiğinde aynı anlamda kullanılan “sahtecilik”, “saptırma”, “aldatmaca” ve “çarpıtma” kavramları; arzu edilen yönde bulgulara ulaşmak için, araştırma sürecinin herhangi bir aşamasında, bilimsel verilerin bilinçli olarak değiştirilmesi, şeklinde tanımlanmaktadır.
Özensiz Araştırma
Etik konusundaki yayınlarda; “özensiz araştırma” veya “disiplinsiz araştırma” aynı anlamda kullanılan iki kavramdır. Bu kavramlar araştırıcının iyi niyetli olmasına karşın, dikkatsizliği nedeniyle araştırmasının herhangi bir aşamasında hatalar yapabilmesi olarak tanımlanmaktadır.
Akademik Etkinlikler ve Etik Arasındaki İlişki
Nitelikli akademisyenler yetiştirmeye yönelik hareket edilmelidir. Akademik yükselmede hak edenlerin yükselmesi sağlanmalıdır. Bunun için adayların yayınlarına (genel kitaplar, monografik kitaplar, makaleler, çeviriler, sempozyum ya da başka bilimsel toplantılarda sunulanların kitap olarak yayınlanmış metinleri) yönelik araştırma yapılmalıdır. Bu inceleme kurul tarafından yapılmalıdır. Sonrasında ise yazılı bir sınav ve sözlü mülakat yapılmalıdır.
Mali Desteğe İlişkin Etik Sorunlar
Birden çok proje varsa hangi projeye ya da projelere destek verileceği konusu iyi araştırılmalıdır. Seçilmeyen projelerin neden seçilmediği konusunda bilgilendirme yapılmalıdır.
Bilimsel çalışma için sağlanan mali destek amacına uygun bir biçimde kullanılmalıdır.
Özel firmalar bazen bilimsel çalışmalara destek verir. Ancak onların istedikleri sonucun çıkmasını talep edebilirler. Yani elde etmek istedikleri sonucu sanki bir bilimsel çalışmanın sonucuymuş gibi öne sürmek isteyebilirler. Bu durum etiğe aykırıdır.
Bir Etik İhlalle Karşılaşıldığında Ne Yapılmalı?
Etik dışı bir hareketle karşılaşıldığında görmezden gelinmemeli.
Öncelikle söz konusu olan ihlalin incelemesini sürdürecek olan kişi ve kurumlar ihlalin niteliğinin ne olduğu iyi belirlemelidir.
Etiğe aykırı olan durumun kasten mi yoksa ihmal sonucu mu ortaya çıktığı da doğru tespit edilmelidir.
İhlal konusunda yapılan ilk araştırmalar mümkün olduğunda gizli tutulmalıdır.
Bir etik ihlal gerçekleştirdiği öne sürülen kişi araştırılacaktır. Bu araştırmayı yapacak kişi araştırılacak kişiye göre daha kıdemli olmalıdır. Objektif olmalıdır. Aynı branştan biri olmalıdır. Aynı zamanda tek bir kişinin değil bir komisyon tarafında araştırılma daha güvenilir olacaktır. Eğer bir ihlal olduğu kesinleşmişse kişi kanunlara uygun biçimde cezalandırılmalıdır.
Etik İhlal Gerçekleşmeden Önce Alınması Gereken Önlemler
Genç bilimsel araştırmacılara gerekli danışmanlık verilmelidir.
Bilimsel araştırmaya ilişkin belgeler 5 yıl 10 yıl saklanmalıdır.
Genç araştırmacılar kolay çalışmalar ile başlamalıdırlar.
Kişi hakkında bilimsel bir değerlendirme yapılırken sadece yaptığı yayın sayısına değil yaptığı yayınların kalitesine de bakılmalıdır. Kişi bunun farkında olarak yayın yapmalıdır.