2)ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ
Mevcut anayasayı yürürlükten kaldırmadan anayasaya bağlı kalarak anayasada kısmı değişikler yapmaktır. Bu yetki yasama organları tarafından maddi ve şekli sınırlar dahilinde kullanılmaktadır.
Anayasa içinde değişmez kesin hükümlere yer vermek, anayasanın özünü oluşturan temel siyasal rejimi korumaya yöneliktir.
2)a)ANAYASA DEĞİŞTİRME YÖNTEMLERİNİN SINIRLARI
Anayasanın değiştirilmesi hem içeriğindeki değiştirilmez hükümlere yer verilerek hem de değiştirme usulüne birtakım zorluklar getirilerek zorlaştırılır. Değiştirme zorluğu anayasanın içeriğine ilişkin olduğunda maddi sınırlar; değiştirme usulüne ilişkin olduğunda ise şekli sınırlardan söz edilir.
aa)MADDİ SINIRLAR
İçeriğine ilişkin getirilen sınırlamalardır. En genel uygulama devletin şekline ve niteliklerine ilişkin özellikler üzerindendir. Bu kapsamda birçok ülkede cumhuriyet, bazı ülkelerde monarşi, birçok ülkede federal yapı, birçok ülkede üniter yapı ve bazı ülkelerdeyse başkanlık sistemi değiştirilemez hükümler arasında yer alır. Bazı ülkelerdeyse öngörülen siyasi rejimin değiştirilemezliği yer alır.
Anayasa doktrininde ağırlıklı görüş değişmez hükümlerin hukuki değerinin nisbi(mutlak olmayan) olduğudur. Egemenlik yetkisine sahip halkın, bu yetkiye dayanarak anayasayı tümden yapabileceği gibi değişmez denilen hükümleri de değiştirilme usulünü de değiştirebilir. Egemenlik ilkesinin sürekliliği ilkesi gereğince, yeni bir anayasayı her zaman yapabilecek halkın, değişmez denilen hükümleri değiştirebilmesi de mantıksal bir zorunluluktur.
Günümüzde bazı anayasal hükümlerine değiştirilemez zorunluluğu getirmek yerine değiştirme usullerini zorlaştırırlar. Bunlara örnek olarak olağan meclislerin anayasanın bazı hükümlerini değiştiremeyeceği, bu değişikler için özel bir meclise yetki verilmesi yöntemidir. Yani olağan yasama meclisine anayasanın belirli maddelerini değiştirme yetkisi verilmezken, kurucu meclis yetkisi verilen BMM asli kurucu iktidar yetkisine dayanarak anayasanın tüm maddelerini değiştirme yetkisine sahip olur. Bir diğer yöntem ise olağan yetkili meclisin değiştiremeyeceği hükümlerin referanduma çıkarılmasıdır.
Osmanlı-Türk Anayasaları içinde değiştirilemez hükümlere yer veren ilk anayasa 1961 Anayasası’dır.Anayasa mahkemesi değişmez hükümlere dair katı bir kayyum getirerek değişmezliği hem maddi hem şekli olarak kesin bir şekilde belirtmiştir. 1961 Anayasasının 9. msddesine göre ”Devletin şeklinin Cumhuriyet olduğu hakkındaki Anayasa hükmü değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemez.”
ab)ŞEKLİ SINIRLAR
Şekli yönden yapılan sınırlamalar anayasanın değiştirilme usulüne uygun olarak yapılmaktadır. Buna dayanarak belli bir süre anayasa değişikliği yapma yasakalanabilir ya da teklif, görüşme, kabul ve yayımlama aşamaları da zorlaştırılabilir. Anayasa değişikliği yapılması savaş, olağan üstü hal ve devşet başkanlarına vekalet edilen dönemlerde yasaklanabilir. Bu tür yasaklar ya da sınırlamalar, anayasaların kabulünde milli iradenin özgürce oluşamayacağı durumlarda anayasanın değiştirilmesinin demokratik bir yöntem olmayacağı düşüncesine dayanmaktadır.
2)b)ANAYASAYI DEĞİŞTİRME YÖNTEMLERİ
ba)TEKLİF AŞAMASI
Halka, devlet başkanına, milletvekillerine ve hükümetlere anayasa değişikliği teklifi yetkisi verilmektedir. Ancak en yaygını halkın ve milletvekillerinin teklif etmesidir.
***Halkın teklifi: Buna halk girişimi ya da halk teşebbüsü denir. Osmanlı-Türk Anayasalarnın hiçbirinde halka bu yetki verilmemiştir, hatta bu konu gğndeme dahi getirilmemiştir.
***Milletvekilleri teklifi: Yasama yetkisini kullanan organın üyeleri olarak kanın ve anayasa değişikliği teklifi yapma yetkisine sahiplerdir. Bu durum demokrasi anlayışına uygundur. Kanun-i Esasi’de; Heyeti Vükela, Heyeti Ayan ve Meclisi Mebusan meclisine değişiklik teklif yetkisi verildi.
bb)KARAR AŞAMASI
Bu aşama değişiklik tekliflerinin kabul ya da reddedildiği aşamadır. Yasama organı yapılan görüşmeler ve oylamalar sonucunda teklifi kabul ederse teklif kanunlaşmakta; reddederse teklif kanunlaşmamaktadır. Karar aşaması görüşme ve oylamaların yapıldığı aşamadır.
***Görüşmeler:
Anayasa değişikliğinin görüşme günü ve süresi daha uzundur.1982 Anayasasında belirtildiği üzere, Anayasanın değiştirilmesi süreci TBMM üye sayısının en az üçte ikisinin yazılı teklifi ile başlatılır. Teklifler TBMM Genel Kurulun önüne gelmeden, Anayasa komisyonu tarafından incelenir. Komisyon incelenmesinin 45 gün içinde yapılması gerekir. Aksi takdirde teklif sahipleri teklifin doğrudan Genel Kurula gönderilmesini talep edebilir. Anayasa değişikliği tekliflerinin iki kere görüşülmesi zorunlu kılınmıştır. Bu durumdaki amaç Anayasa değişikliğinin aceleye gelmemesi, üzerinde titizlikle durulması ve tartışılmasına olanak sağlamaktır. İki görüşme arasında en az 48 saat süre olmalıdır yoksa ikinci görüşme olamaz.
***Oylamalar:
Anayasa değişikliklerinin parlemontada görüşülüp karara bağlanması aşamasında büyük oranda nitelikli karar sayısı aranmaktadır. Anayasanın tümden değiştirilmesinde veya anayasada bazı maddelerinde değişikliğeya da yeniliğe gidilmesinde ayrıca özel bir sayı öngörülebilir. Anayasada belirtildiği üzere anayasa değiştirme teklifinin kabulu,meclis üye tam sayısının beşte üç çoğunluğu ile mümkündür(en az 360). Eğer ki üçte iki çoğunluğa ulaşılırsa halkoylaması konusunda Cumhurbaşkanının takdirine bırakılır. Bu durumda Cumhurbaşkanı anayasa değişikliği hakkındaki kanunu yayımlamak üzere Resmi Gazeteye gönderebileceği gibi isterse halkoylamasına da sunabilir.
Anayasa değişikliği sürecinde iki farklı görüşme yapılır. Birinci görüşmede ” teklifin maddelerine geçilmesinin oylanması” ve ”maddelerin tek tek oylanmması” ; ibirinci görüşmeden 48 saat sonraysa ikinci görüşme olarak ” maddelerin tek tek oylanması” ve son olarak ”2 teklifin tümünün oylanması” şeklinde dört farklı oylama yapılır. Teklifin maddelerine geçilmesi için gerekli oylama çoğunuğu hakkında açıkca bir şey belirtilmemiştir. Anayasanın 96. ve 146. maddeleri gereğince basit çoğunluk yani genel karar sayısı (151) yeterlidir.
bc)YAYIMLANMA AŞAMASI
TBMM’nin kabul iradesinin ortaya çıktığı oylamalar sonrası teklif kabul edilir. Hukuk sistemimizde Cumhurbaşkanının herhangi bir kanunu onaylama ya da reddetme yetkisi yoktur. Tanınan yetki yalnızca yayımlama ve geri gönderme yetkisidir. Aynu zamanda gerekli gördüğü takdirde kanunları halkoyuna sunabilir ve gerekli olduğu takdirde olağan üstü hal ilan edebilir.
Cumhurbaşkanının anayasa değişikliği kanunlarını geri gönderme ve yayımlama yetkisi iki ihtimal üzerinden değerlendirilir. Birinicisi Meclis’in anayasa değişikliği kanununu beşte üçten çok üçte ikiden az bir çoğunlukla kabul etmesidir. Bu durumda anayasa değişikliği yayımlanarak yürürlüğe konulamaz, Cumhurbşkanının önüne iki seçenek çıkar: geri gönderme ve halkoyuna sunma. Teklifi geri gönderirse iki görüşme ve dört oylama tekrarlanır. Geri gönderilen anayasa değişikliği hakkındaki kanun Mecliste tekrar beşte üç çoğunlukla kabul edilirse Cumhurbaşkanının önünde tek seçenek olarak halkoylamasına bırakmak kalır.
***beşte üç ise halkoylaması ***üçte iki ise halkoylaması ya da yayımlanması
Anayasa değişikliğinde eğer ki kanunlar beşte üç çoğunlukla oylanırsa kanunlaşır, fakat üçte iki çoğunlukla oylanırsa kanun olma niteliği kazandırmaz Cumhurbaşkanlığınca ya yayımlanır ya da halkoyuna sunulur.
Cumhurbaşkanlığına sunulan halkoyuna sunma yetkisi yasama yetkisi olmayıp yasa niteliği kazanmış hükümleri halkoyuna sunma yönünde bir takdir yetkisidir.
bd)ONAYLAMA AŞAMASI
Anayasa değişikliği sırasında değişikliğin halkoyuna sunulması sonucu halkın kullandığı yetki bir onay yetkisidir. Halkın oylamaya katılan kesiminin yarısından çoğunun onayı alınması sonucu anayasa değişikliği kabul edilir. Buna göre anayasa değişikliği teklifi TBMM tarafından kabul edilince kanunlaşmaktadır. Cumhurbaşkanı halkoylamasına sunduğu takdirde Resmi Gazetede yayımlanmaktadır. Yayımlanmasından sonra halkın onay yetkisini kullanması sonucu kabul veya reddedilmektedir. Halkoylaması anayasa değişikliği teklifinin kanun olma şartı değil yürürlüğüğe girme şartıdır.
Halkoyuna sunulmak üzere Resmi Gazetede yayınlanan kanun 60 gün sonrsında ilk pazar günü oylanır.
2)c)ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİNİN DENETİMİ
Hukuka uygunluk denetiminde, bir üst norma uygunluk bakımından şekil ve esas denetimine tabii tutulur.Şekil denetimi bir üst normla ya da normun kendisinde belirlenen yapım usulüne uygunluğunu; esas denetimi ise içeriğinin bir üst norma uygunuğunun araştırılmasıdır. Anayasalar en üst norm olduğu için denetim olarak şekil denetimi kullanılır. Bunun amacı egemen tarafından yasama organına anayasayı değiştirme yetkisinin hukuka uygun kullanımının denetimidir.
ca)ESAS DENETİMİ
Liberal anayasacılıkta normlar hiyerarşisinin en üstünde anayasalar bulunduğu için, anayasaları denetlemede esas denetim yapılamaz.
cb)ŞEKİL DENETİMİ
Şekil denetimi Anayasa’nın 148. maddesinde ” teklif ve oylama çoğunluğuna ve ivedilikle görüşülemeyeceği şartına” bağlanmaktadır. Bu maddedeki sınırlamalar çerçevesinde Anayasa Mahkemesi üç unsur bakımından şekil denetimi yapmaktadır. Aynı zamanda Anayasa Mahkemesi şekil denetimi üzerinden esas denetimi yapmaktadır.